25 Ara 2008

Futbol bahane mi ne?

Bu sabah Milliyet gazetesinde böyle bir haber okudum. Balçiçek Pamir soruyor. Beşiktaşlı eski yönetici İhsan Kalkavan cevap veriyor;
B.P.: Gülen’in etkisi mi oldu diyorsunuz yani?
İ.K.: Evet kesinlikle. İş çok kötüye gidince bir gün bunları topladık kahvaltıya abilerinin yanına hoca efendilerinin yanına getirdik. Hocam dedik, böyle bir sıkıntı var hakikaten de başarısızlar. Sekizinci sırada falanlar ve hoca efendi onlara bir şey dedi. Onun futbolla alakası yok bir kere maça gitmiş, o da tesadüfen. ...."


Ben bu konuşma üstüne malûm hocanın her maçta eline bir adet mikrofon alıp o motive edici cümlelerini tüm stada söylemesini öneriyorum... Hatta bunu binimum Öss, Oks, Yds, Kpss sınavları öncesinde de yapması bir yasa ile kanunlaştırılması gerektiğini düşünüyorum. Eğer ki yetişemem hepsine der ise; her takım kendi bünyesine bir adet hoca alıp maç öncesi ısınma turu yapsınlar... Malum sohbetleri ardından hocaefendinin eteğini öpüp "Ya Allah" derbi maçına çıksınlar... Hayır bir de bunu utanmadan çıkıp söyleyebiliyorlar ya pes doğrusu...

Her insanın inancı farklıdır. İçindeki imanı ise hiç kimse bilemez. Hayatın hangi alanı olursa olsun içindeki inançla kendisini, ötesini berisini motive etme gücünü kendinde bulabilir. Bu ister takım olsun ister bir aile... Farketmez... Habere bakıldığında bunu F.Gülen'in başardığını, fakat kendisinin yapamadığını dile getirmiş ve Gülen'i övmüş de övmüş... Yok takımı şampiyon etmiş, yok bir şey söylemiş herkes kenetlenmiş... Hayır insan biraz düşününce gayet açık bir "niyet" aramıyor değil...

6 yorum:

godsyndrome dedi ki...

Hani kurtuluş savaşını evliyalarla kazandığımızı söyleyenler sarıkamışta 40.000 şehit verilirken evliyalar nerdeydi sorusuna cevap veremiyor ya bu da ona benziyor.transfer falan gereksiz o zaman her sene bütün takımlar bi abd turu yapsınlar avrupada kupa bırakmayalım,madem bu kadar kolay bi yöntem var:):)

owl dedi ki...

inanç insanın kendi içinde olan bir his bence. üçüncü şahısların dayatmasıyla olabileceğine inanmıyorum ben. insan isterse başarır. o zaman oturalım hiçbirşey yapmayalım gelip bizi okusunlar ve herşey düzelsin. olur mu ya. Hadis bile böyle der "sen eşeğini sağlam kazığa bağla sonra Allaha tevekkül et"

K®HAN dedi ki...

beni tanıyanlar bilirler.
ben spora karşıyım.
israftır bana göre.
oyun ise bir nebze kabulümdür,
fakat futbol bu iki mecradan da kaymıştır türkiyede,
hatta heryerde.

şimdi,
hoca efendi gibi insanlar,
"bişey söyledi şampiyon olduk" diyen bir armudun gözlükleriyle değendilmemeli,
değerlendirilemez.

futbolla ilgilenmiyormuş... normal.
futbolcuya taktik neden verirsin o zaman be adam dediniz değil mi?
ben de dedim.

ama ne dediğini bilmiyoruz.

kendisine yoğurt getiren çobana parasını ödemek için ısrar eden bir duymuştum.
çoban "para almam koyunlarıma dua ediver" der.
O da,
kardaşım, -umumu alakadar eden meselelerle- meşgulüm zamanım yok
sen parasını al der, verir.

eğer alimsen gereği budur.

futbol bir oyundur. olsa ne olur olmasa ne?

biz futbolda başarı kazandıkça herşeyi unutur her an onu konuşuruz .
dinleyen çocuklardan daha kaliteli fanatikler yetişir...o olur.
ötesi olmaz.

fanatizm....
bölücüdür.
herşeyin, futbolun, siyasetin, ırkın ve dinin fanatizmi,
kötüdür.

şimdi tekrar hoca efendiye dönersek,

futbol hesabına onu ziyaret eden futbolculara zaman ayırmasına üzüldüm.

belki bilmiyor olabilir.
ve bence onlara taktik ve motivasyon değil, aldığı derslerden süzülen birkaç hikmetli söz söylemiştir.

kişileri bilemem ama hikmetli söylenilen bir kelimeyi dahi hafife alamam.

evet, "sözler" insanlar üzerinde büyük değişimler yapabilirler.

çünkü, tüm hikmetli sözlerin kaynağı -söyleyeni bilsin yada bilmesin- Kuran'dır.

hikmetli söz söylemek konusunda en başarılı insanlar ise peygamberlerden sonra evliyalardır.
yukarda bir arkadaş evliyalardan bahsetti diye getirdim lafı buraya.
yoksa,
hoca efendiye evliyadır filan demiyorum yanlış anlaşılmasın.
çünkü bilmiyorum.
tanımıyorum o kadar.
bilseydim, hoca efendi demezdim.

şimdi bu konu uzun,
yarın nasipse bloğuma bir hikaye yazacağım.
denk geldi işte.
orda biraz daha evliyalık ve hikmetli sözler konusunu netleşebilir belki.
inşallah.

ama lafı buraya kadar getirmişken
"Hani kurtuluş savaşını evliyalarla kazandığımızı söyleyenler sarıkamışta 40.000 şehit verilirken evliyalar nerdeydi sorusuna cevap veremiyor ya"
ithamına cevap vereyim.

el cevap;
evliyar, insanları veya kendilerini ölümden kurtarmak için çalışmazlar, doktor değildir onlar ceset değildir ilgi alanları
onlar insanları ölüme ve sonrasına hazırlamak için çalışırlar.
çünkü ölüm kaçınılmazdır.

oysa ahirete inananlar içi ölüm asla bir son değildir.
bunu bilen için savaşırken ölmek bir mükafat olacaktır haliyle.
işte evliyalar her iki savaşta da oradaydılar yardım ettiler savaştılar şehit oldular veya gazi kaldılar.
bir ami vatandaş da, evliya da, inanan da, inanmayan da felakete maruz kalabilir, yaralanabilir, veya ölebilir.
eğer bir ayrım olsa, inanmayan mı kalır.
eğer öyle olsa kömür yürekli biri ile elmas kıymetinde bir insan nasıl birbirinden ayrılır...

selamlar....

Gizem dedi ki...

Benim de futbolla alakam yok, ben de motive etmek istiyorum, benim de elimi etegimi opsunler. ben de dini alet edip kendimi ustun kildirmak istiyorum. O halde!

K®HAN dedi ki...

bi sen eksiktin :)

K®HAN dedi ki...

etipufun ilginç bulduğu yazıya baktım bişey anlamadım bi yorum yazıp sorayım dedim. cevabı boş verin yorumunm bile yayınlanmadı

yazı şu şekildeydi:

BÜTÜN AYAKKABILARI TOPLAYIN ÇÜNKÜ BU SALAKLARDAN DAHA ÇOK VAR
"ABD İstanbul Konsolosluğu’na vize için yapılan bir başvuru, ilginç bir durumu ortaya çıkardı. ABD’li yetkili vize için başvuran kişiye ’Fethullah Gülen’i tanıyor musunuz?, ABD’ye gidince görüşecek misiniz’ sorusu yöneltti..."

Bu haber bugünkü vatan gazetesinde yer alıyordu

İşte bu yüzdendir ki bize daha çok ayakkabı gerekecek...

ve yorumum :

muhterem,
bu salaklar dediğiniz kimdir?
vize isteyen kişi mi?

ona fetullahla görüşecek misin diyen mi?

onu ziyaret edenlerden bahsediyorsan
neden salak diyorsun?

gerçekten salaklarsa,
neden çekiniyorsun da açıkça söylemiyorsun.
neden bizi böyle yoruyorsun.
olmuyo ama.

selamlar.

işte böyleydi yorumum

bişey anlayan varsa söylesin...